SÜT DİLİMİ TARİFİ

Merhaba...

Geçen gün markette şu meşhur süt dilimlerini 1TL'den satılırken gördüm... Tabi hemen ellerim uzandı.. Bir baktım ki son kullanma tarihi 18 gün geçmiş.. :( 

Sonra yani birkaç gün sonraa nette takılırken birden SÜT DİLİMİ başlıklı tarif çıktı karşıma ve meraklı, heyecanlı, özenli bir şekilde yapıldı ve test edildi, BAŞARILI..

O tarihi geçmiş şeyleri alan kimbilir kaç çocuk oldu belki büyükler bile dikkat etmiyorlar.. Ama evde kendi yaptığımız gibisi yok! Ne yediğimizi, ne yedirdiğimizi bilmeliyiz.. Süt dilimlerimi komşumun oğlu EGE bayılarak yedi tabi bizde öyle..Neyse hadi tarife geçelim;

Malzemeler :

Keki için :
3 tane yumurta
1.5 su bardağı pudra şekeri 
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağı sıvı yağ
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
2 yemek kaşığı kakao
1 su bardağı un

Kremasi için :
400 gr krema (200 gr olarak 2 kutu)

2 paket kremsanti

1.5 yemek kasigi bal

bir iki damla limon suyu

Yapilisi :

ilk önce kekimizin malzemelerinden başlıyoruz.Yumurtalar ile pudra şekerini 4-5 dakika kadar mikserle çirpalim.Sonra içine diğer malzemeleri katıp çırpmaya devam edelim.Kek malzememizi iki ayni büyüklükteki tepsiye bölüştürelim.Bir malzemelik hamuru iki ayri tepsiye bölüştürüyoruz.Tabi tepsinin altina yağli kağıt koymayı unutmayalım.Yağlı kağıt serilmiş tepsilerimize kek hamurunu dökdükten sonra spatula ile hamuru tepsinin her tarafına eşit şartlarda dağıtıp düzleyelim.

Kekimizi önceden ısıtılmış 225 dereceli fırında 10dk pişirelim. 10 dakika dolmadan önce yani fırından çıkarmadan 1-2 dakika önce fırının kapağını açıp içerdeki buharı dışarı verip kapağı kapatalım. Bu şekilde kekteki kabarmalar iniyor ve kek dümdüz oluyor sonra geri kalan 2-3 dakika için fırında bekletip çıkartalım kekimizi.Kekimizin üzerinin düz ve ince olabilmesi için keki fırından çıkarır çıkarmaz ayrı bir yağlı kağıdın üzerine ters çevirelim,ama üzerindeki yağlı kağıdı çıkarmayalım! Sonra elimizle kekin üzerini düzler şekilde hafif dokunuşlar yapalım.Kekimiz bu şekilde ince ve düz olacaktır.Diğer tepsideki kekimizide aynı işlemleri uygulayalım ve soğumalarını beklerken iç kremasını hazırlayalım.

Krema, kremşantiler, bal ve limon suyunu bir kaba alıp mikserle iyice katılaşana kadar çırpalım. Hazır hale gelen kremamızı buzdolabında bir saat kadar bekletelim.

Keklerimizi tekrar çevirelim ve üzerine kremamızı sürelim. Diğer keki dikkatlice kremali kekin üzerine yerleştirelim.

Sonra yağlı kağıdın üzerinden yine elimizle düzleme işlemini uygulayalım, hafifçe bastırarak kremanın keke yapişmasını sağlayalım. Yağli kağıdımızı dikkatlice çıkartabiliriz.

Tepsideki kekimizi iki saat buzdolabında bekletiyoruz. Sonra kekimizi kenarlarindan incecik keserek sert yerlerini ayıralım keki düzgün bir hale getirelim. 

Süt dilimi boyutlarında dilimlere keserek servis yapalım. 

*Her dilimi keserken bıçağı temizleyin yoksa krema kekin üzerine bulaşıyor.

Afiyet bal şeker olsun...

EVDE MARSHMALLOWDAN ŞEKER HAMURU YAPIMI

Merhabaa...

Bugün sıra şeker hamuru yapımında.. Evde şeker hamuru yapımı o kadar da zor değilmiş, sevdiğin biri için ilkleri gerçekleştirmek çok zevkliymiş. Şeker hamuru hazır alınabilir, marshmallowdan yapılabilir veya lokumdan elde edilebilir.

Biz küçük bir yerde yaşadığımız için her an her şeyi bulamıyoruz ve satın alamıyoruz. İnternetten de satın almak için sitelere baktığımda 1 haftadır siparişlerinin gelmesini bekleyen kişilerin yorumlarını görünce hevesim kırıldı ve başka bir yolu olmalı diye araştıma yaparken karar verdim her şeyi ben yapacaktım ;)
Daha önce şeker hamuru tecrübesi olan arkadaşımı arayarak lokumdan şeker hamurunun erime yaptığınıda öğrenince dedim kii şeker hamuru marshmallowdan olacak.. Olur mu olmaz mı derken oldu valla bi tık cesaret lazım.. Aksilik o da olabilir ama benim başıma gelmedi çok şükür ellerimde temiz kaldı ayrıca :)

Şimdi malzemelerimizi yazalım;

2 paket marshmallow (350gr)
3 paket pudra şekeri
3 kaşık su
1 çimdik tuz
Mısır nişastası
İstenilen renklerde gıda boyası

Margarin
Streç film


- Şekerlerimiz (marshmallow) beyaz ve pembe olarak ayırıyoruz.
- Tencereye su koyup kaynatıyoruz, borcamı içine oturtuyoruz ama su cama değmeyecek şekilde olmalı ki buhardan erime gerçekleşsin ve şekerlerimizin yapısı bozulmasın..

- Önce beyaz şekerlerimizi koyuyoruz, kendi kendine eriyecekler hiç panik yapmayın sıcaklık arttıkça göreceksiniz erimeyi. İyice eriyince 3 kaşık suyu ve tuzu birazda pudra şekerini ilave ediyoruz kaşıkla karıştırıyoruz. Telaş yok çok karıştırmaya gerek yok kendi kendine eriyecek)

- Şekerler tamamen bütünleştiğinde borcamı tencereden alıp tezgaha koyabilirsiniz. Elinizi sakın bulaştırmayın pudra şekeri ilave edip kaşıkla karıştırın.Katılaşmaya başlayacak. Katılaşma gerçekleşince tezgaha bolca pudara şekeri döküp borcamdaki hamuruzu kaşıkla üzerine ilave edip 3 parmağımızla yoğuralım. (Ellerimiz yapışmasın ;) )
-Boşalan borcama pembe şekerlerimizi koyalım ve onlarda erimeye başlasın :)
- Beyaz şeker hamıurumuz ne çok sert ne çok yumuşak olacak. Çok sert olursa açması zor olur çok yumuşak olursa merdaneye yapışır.

- İşte hazır çok güzel bir şeker hamurumuz oldu.. Şimdi tezgaha streçfilm serelim ve hamurumuza göre keselim fazla fazla. Streçe margarin sürelim (ki şeker hamurumuza yapışmasın) şeker hamurumuzu koyalım ve hiç hava almayacak şeklilde saralım. Bir kat daha sarabiliriz yırtılma olmasın diye.. Poşete ve kapalı bir kaba koyalım ve oda sıcaklığında 1 gün bekletelim sonra dilediğimiz zaman kullanabiliriz.
- Şimdi aynı işlemler pembe şekerlerimize de uygulanacak.

*Yumuşak hamur olursa pudra şekeri eklenecek! 1,5 paket pudra şekeri beyazlara, 1,5 paket pudra şekeri pembelere kullanılıyor ama benim pembelere daha az gitti beyaz şekerlerim daha çoktu..

*Hamur sertse elimizin sıcaklığınla yoğururup yumuşatacağız.

*Şeker hamuru buzdolabında, buzlukta, derin dondurucuda saklanmaz. Yağlanmış streçfilme sarılıp poşete koyulup bir kap içinde oda sıcaklığında saklanır. Artanlar için de aynı şey geçerli! Kullanılacağı zaman elde yumuşatılır, açılır, şekil verilir.

-Tezgaha mısır nişastası serpiyoruz ve pembe hamurumuzdan bir mikatar alıyoruz, arada üstüne nişasta serpip yufkadan az kalın açıyoruz. Pembe hamuru önce aldık çünkü ondan süslerimizi hazırlayacağız, beyaz hamur ile pastamızın üstünü kaplayacağız.

- Ben pastamı süslemek için büyük ve küçük pembe kalpler yapmak istedim, çok tatlılar ;)



* Şeker hamurumuzu açarken alt üst etmek yok üst yüzü her zaman üst olacak şekilde açılmalı.

* Gıda boyası eklemek isteyenler sıvı gıda boyası kullanırlarsa hamurda ele yapışma olabilir, telaş yok hemen pudara şekeri ilave edin ve hamurunuzla oynamaya devam edin.

-Pastamızı kaplayacağımız hamurumuzu  pastamızı tam örtecek şekilde olacak ve de fazlası olacak ne kadar fazla o kadar düzgün kapanma sağlıyor. Yani pastayı örtüp pastanın altında  3 parmak kadar fazla şeker hamuru kalırsa kusursuz bir kapanma sağlıyor. Benimki 2 parmak kadar biraz daha çalışaydım eyiydi ;)

*Ayrıca sadece krem şantili yapılan pastalar üzerine şeker hamuru ile süsleme yapıldığında şeker hamurunda erime oluyor!

Her şeyi yazmaya çalıştım, ben bu güzel pembe kalplerle uğraşırken çok mutlu oldum.. Şeker hamuru yapmak isteyene herkese kolay gelsin, yaptığınız çiçekler, böcekler, kalpler size ve sevdiklerinize mutluluk getirsin..

Afiyet olsun... =)

-Pastamızın Ganajı-

Merhabalarr,
Daha önce eklediğim eşime yapmış olduğum doğum günü pastasının http://cadinindunyasi.blogspot.com/2014/01/esimin-dogum-gunu-icin-yaptgm-pasta.html ganajınıda bloğuma eklemek istedim. Harika tarif bütün şeker hamurum eriyo diyenler buyrun bu ganajı yapın bakalım şeker hamuru eriyor mu? Tabi şeker hamurunuz güllü lokumdan olmamalı, çünkü lokum malum eriyo... :)

Öncelikle Ganaj için malzemeler:
-2 Paket süt kreması
-1,5 paket bitter çikolata
-2 paket kakaolu krem şanti
-1 paket kakaolu dolgu kreması
-1 çay bardağı süt

Önce tencereye 1 paket kremayı ve bitter çikolatayı koy erisinler, karışsınlar, bütünleşsinler.. Altını kapat soğumaya bırak.
Başka bir kaba diğer kremayı koy mixer ile koyulaşana kadar çırp, krem şantileri ve dolgu kremasını ekle çırp. İçine soğuyan kremalı karışımı ekle çırp.. Cıvık olmuyo gayet koyu kıvamlı bir ganaj... Kullanıma hazır artık =)

Keki ıslatmak için şurup tarifi:
-1 su bardağından bir parmak az şeker
-1 su bardağı su

Bir güzel kaynatıyoruz şerbetimiziii sonra bir kaç damla limon sıkıyoruz ve soğumaya bırakıyoruz...

----Şurup yerine meyve sularıda kullanılabilir...

*****

Şimdiii gelelim pastamızı hazırlama aşamasına... Daha önce yaptığımız pandispanya kekimizi 3 parçaya bölüyoruz ben gece yarısı yaptığım için zor geldi ikiye böldüm öyle oldu, güzel de oldu yani :)

1. kekimizi servis tabağına koyuyoruz (kelepçeli kalıbı kullanabiliriz daha düzgün olması için) şurup ile ıslatıyoruz, kremanın üçte birini üzerine sür. Kremanın üzerine ne dilerseniz fındık, fıstık, badem, çikolata parçaları veya meyveli yapacaksanız meyveleri serp.

2. kat kekede aynı işlemi uygula.

3. kat kekimizde koyup şurubunu sür, çember kalıbı çıkartabiliriz. Kalan kremayı krema poşetine ya da buzdolabı poşetine koyup sıkarak her yerine süreceğiz, spatula ya da ona benzer ne malzemeniz varsa onunla güzelce sıvıyoruz.

 Buzdolabında 2 saat bekleyecek, sonra şeker hamuru ile kaplayıp süsleyeceğiz =) 

Şekerrr Hamuru apayrı bir konu.. Sıra ona da gelecek..

Hoşçakalın, sağlıkla kalın =)

Eşimin Doğum Günü İçin Yaptığım Pasta :)

Uzun zaman blogla aram yoktu ;) başka başka deneylerle uğraşıyordum.. Mutfak ve el işleri.. Tabi bu arada evlendik okul bitti filan.. Bu blog şimdi eşim olan bitanem için biz taa sevgiliyken ortaya çıkmıştı.. Düşündüm, baktım, gördüm şimdi de böyle olsun istedim güzel paylaşımlar devam etsin bana da kolay gelsin ;)

İnternette uzun araştırmalar sonucu evde yapmaya karar verdiğim ve mutfakta biraz uzun deneyler sonucunda çoook beğendiğim güzel bir pastamız oldu..

Pandispanya Kek Tarifi:
5 yumurta
1 su bardağı toz şeker
1 su bardağından 1 parmak eksik un
1 paket kakao
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
1 kahve fincanı ılık su

-Kakao, un ve kabarma tozunu eliyoruz. Bir kapta yumurta aklarını ve yarım su bardağı şekeri koyuyoruz, çırpıyoruz çırpıyoruz 3-4 katı kadar kabaracak..
-Ayrı bir kapta yumurta sarılarının üzerine de kalan yarım su bardağı şekeri ilave ediyoruz ve çırpıyoruz çırpıyoruz sarıların rengi açılana kadar çırpıyoruz..Suyu vanilyayı ekliyoruz çırpıyoruz.. Un, kakao, kabartma tozu karışımını ekliyoruz çırpıyoruz.
-Kakaolu karışımı yumurta aklarına ilave ediyoruz ve kaşık ya da spatula ile karıştırıyoruz. (mikser kabarmasına engel olmasın)
-Ben 26cm kelepçeli kalıp kullandım içine yağlı kağıt koyup karışımı döküp 175 derece ıstılmış fırında pişiriyoruz.
-Keki 3 parça kullanıyorlar ama benim gözüme geceyarısı yaptığım için herhalde :) ince geldi 2 parça kestim ve öyle kullandım ama iyi valla :)

Şimdilik keki yazdım yoruldum ;) Ganaj ve ara katı resimlerini daha sonra ekleyeceğim ve yazacağım.. Yapmanızı şiddetle tavsiye ederim arkadaşlar demekki isteyince herkes yapabiliyormuş denedim ve gördüm siz de bu lezzetten mahrum kalmayın deneyin sağlıcakla kalın :)

İnsanoğlu bir gün...

İnsanoğlu bir gün;

Virgülü kaybetti:
Söyledikleri birbirine karıştı.

Noktayı kaybetti:
Düşünceleri uzayıp gitti, ayıramadı onları.

Ünlem işaretini kaybetti bir günde:
Sevincini, öfkesini, bütün duygularını kaybetti.

Soru işaretini kaybetti bir başka gün:
Soru sormayı unuttu.
Her şeyi olduğu gibi kabul eder oldu.

İki noktayı kaybetti bir başka gün:
Hiçbir açıklama yapamadı.

Hayatının sonuna geldiğinde
Elinde sadece tırnak işareti kalmıştı.
“İçinde de başkalarının düşünceleri vardı yalnızca."

TUZLU KAHVE

Kiza bir partide rastlamisti.. Harika birseydi. O gün pesinde o kadar delikanli ...vardi ki.. Partinin sonunda kizi kahve içmeye davet etti.


Kiz parti boyu dikkatini çekmeyen oglanin davetine sasirdi, ama tam bir kibarlik gösterisi yaparak kabul etti. Hemen kösedeki sirin kafeye oturdular. Delikanli öyle heyecanliydi ki, kalbinin çarpmasindan konusamiyordu. Onun bu hali kizin da huzurunu kaçirdi.. "Ben artik gideyim" demeye hazirlanirken, delikanli birden garsonu çagirdi..

"Bana biraz tuz getirir misiniz" dedi.. "Kahveme koymak için.."

Yan masalardan bile saskin yüzler delikanliya bakti..

Kahveye tuz!..

Delikanli kipkirmizi oldu utançtan, ama tuzu kahvesine döktü ve içmeye basladi. Kiz, merakla "Garip bir agiz tadiniz var" dedi..

Delikanli anlatti:

"Çocukken deniz kenarinda yasardik. Hep deniz kenarinda ve denizde oynardim. Denizin tuzlu suyunun tadi agzimdan hiç eksilmedi. Bu tatla büyüdüm ben.. Bu tadi çok sevdim. Kahveme tuz koymam bundan. Ne zaman o tuzlu tadi dilimde hissetsem, çocuklugumu, deniz kenarindaki evimizi ve mutlu ailemi hatirliyorum. . Annemle babam hala o deniz kenarinda oturuyorlar.. Onlari ve evimi öyle özlüyorum ki.."

Bunlari söylerken gözleri nemlenmisti delikanlinin.. Kiz dinlediklerinden çok duygulanmisti.

Içini bu kadar samimi döken, evini, ailesini bu kadar özleyen bir adam, evi, aileyi seven biri olmaliydi. Evini düsünen, evini arayan, evini sakinan biri.. Ev duyusu olan biri..

Kiz da konusmaya basladi.. Onun da evi uzaklardaydi.. Çocuklugu gibi.. O da ailesini anlatti. Çok sirin bir sohbet olmustu.. Tatli ve sicak.. Ve de bu sohbet öykümüzün harikulade güzel baslangici olmustu tabii.. Bulusmaya devam ettiler ve her güzel öyküde oldugu gibi, prenses, prensle evlendi. Ve de sonuna kadar çok mutlu yasadilar. Prenses ne zaman kahve yapsa prensine içine bir kasik tuz koydu, hayat boyu.. Onun böyle sevdigini biliyordu çünkü.. 40 yil sonra, adam dünyaya veda etti.

"Ölümümden sonra aç" diye bir mektup birakmisti sevgili karisina.. Söyle diyordu, satirlarinda..

"Sevgilim, bir tanem..

Lütfen beni affet. Bütün hayatimizi bir yalan üzerine kurdugum için beni affet. Sana hayatimda bir tek kere yalan söyledim.. Tuzlu kahvede.. Ilk bulustugumuz günü hatirliyor musun?.Öyle heyecanli ve gergindim ki, seker diyecekken 'Tuz' çikti agzimdan.. Sen ve herkes bana bakarken, degistirmeye o kadar utandim ki, yalanla devam ettim. Bu yalanin bizim iliskimizin temeli olacagi hiç aklima gelmemisti. Sana gerçegi anlatmayi defalarca düsündüm. Ama her defasinda korkudan vazgeçtim.

Simdi ölüyorum ve artik korkmam için hiçbir sebep yok.. Iste gerçek.. Ben tuzlu kahve sevmem. O garip ve rezil bir tat.. Ama seni tanidigim andan itibaren bu rezil kahveyi içtim. Hem de zerre pismanlik duymadan. Seninle olmak hayatimin en büyük mutlulugu idi ve ben bu mutlulugu tuzlu kahveye borçluydum. Dünyaya bir daha gelsem, herseyi yeniden yasamak, seni yeniden tanimak ve bütün hayatimi yeniden seninle geçirmek isterim, ikinci bir hayat boyu daha tuzlu kahve içmek zorunda kalsam da.."

Yasli kadinin gözyaslari mektubu sirilsiklam islatti.

Lafi açildiginda birgün biri, kadina "Tuzlu kahve nasil bir sey" diye soracak oldu..

Gözleri nemlendi kadinin..

"Çok tatli!.." dedi..

SHAKSPEARE DİYOR Kİ:

 "İnsanların çoğu sevmekten korkuyor, kaybetmekten korktuğu için....Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için.... Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için.....Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğin kıymetini bilmediği için.....Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey vermediği için.........Ve ölmekten korkuyor, aslında yaşamayı bilmediği için.....

HERCAİ

Çok uzun yıllar önce iki kır çiçeği birbirlerine aşık olurlar. her bahar diğer çiçekler gibi onlar da açıp güneşe merhaba derler. fakat bir bahar başlangıcı bu çiçeklerden biri diğerine; “biz diğer çiçekler gibi bu bahar açmayalım, kışın ortasında herkesin soğuktan kaçtığı karlı günlerde açalım ki, bütün doğa bize ait olsun” der ve ikisi de o bahar açmamaya karar verirler. biri açmak için kışın gelmesini ve karın yağmasını beklerken, diğeri o yaz açar. o gün bugündür, karda açan ve sevgilisini bekleyen çiçeğe “kardelen”, sevgilisini yarı yolda bırakan çiçeğe de “hercai” denilir. işte bu yüzden hayırsız sevgiliye “hercai” diye hitap edilir...

Can Yücel'den...

Öyle sabah uyanır uyanmaz yataktan fırlama
Yarım saat erkene kurulsun saatin.
Kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandım diye sevin..
Pencerini aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa nefes al derin derin...
Yüzüne su çarpma, adamakıllı yıka yüzünü serin serin...
Geceden hazır olsun, yarın ne giyeceğin.
Ona harcayacağın vakitte bir dilim ekmek kızart,
Çek kızarmış ekmek kokusunu içine,
Bak güzelim kahvaltının keyfine.
Ayakkabıların boyalı olsun, kokun mis,
Önce sana güzel gelsin aynadaki siluetin..
Çık evinden neşeyle, karşına ilk çıkana gülümse, aydınlık bir gün dile...

KARDELEN \KARINCA

**
İki şeye heyretle bakarım hep,
Hatta biraz da utanarak...
Birincisi kardelendir,
İnadı mucize gibidir...
Diğeri ise,
Kendinden büyük ekmek kırıntısını,
Ya da bir yaprağı,
Asla pes etmeden
Sırtında taşıyan karınca...
**
Doğa...
Doğanın parçası ikisi de,
Kardelen ve karınca...
Biz sahip olmaya çalışalım duralım
Hangimiz yetişebiliyoruz
Kardelen ve karıncanın hızına,
İnadına...

SeNSiZiM

sen gitti gideli ağlıyorum
sensizken ellerimi bile ısıtamıyorum
gittiğin günden beri bahar...lara küstüm!
yoksun diye çiçeklerin rengi bile değişmiş
hepsi simsiyah
beni merak ediyorsan eger,
sensizken nasılsam öyleyim
bir yanım yarım
bir yanım eksik
bir yanım yitik
anla işte sensizim

߀n!mS!n...

:) bundan sonra bunlardan kullancam bende ;))

MoLotof KokteyLim
İhraç fazLam...
Günaydın çapağım..
İhtiyaç dahiLim..
Piknik sepetim
HızLı ve öfkeLim..
AsFaLt gözLüm
Karışık CD'm
İkiz kuLem
Süpriz Yumurtam
MenkuL kıymetLim..
GeLişi GüzeLim ..
Gamzelerine dolgu yaptığım ..
Yavru vatanım
Kesilmiş çayırım
Bahar ferahlığım
Dağ esintim
Bitmis derem
Gönlümün otoparkı
Evlilik provam
11 asrın sultanı
Mihenk taşım
Görgü tanığım
Asma yaprağımm
Tek dişi kalmış şarjım
Havalı pervanem
Denize Sıfırım
Can Havlim
Desibelim
Emniyet Şeridim
Olay Şahidim
Genzine Kaçtığım
Üst Geçidim
Baz istasyonum
Kalorifer Peteğim
Limitsiz internetim
Sevgili Günlüğüm
Göğüs Kafesim
Kabuklum
Bağ Bozumum
Torpido Gözüm
Tropikal meyvem
msn iletim
word dosyam
Gece Sohbetim
Kol Böreğim :xD :xD

iŞTe CaNıM Bu Daa PaSTaN..

Aşkım sana böyle bir pasta yapmayı çok isterdim.. Ahh şu mesafeler ve engeller olmasa.... Neyse ilerde yapıcam deyip avutuyorum kendimi ;)  SeNi SeViYoRuM...

Bir Sevgilim Var...

benim bir sevgilim var bu dünyadaki herşeyden çok sevdiğim,

gözlerinin içine bakınca herşeyi unuttuğum,

yanlızca orada varolduğum,

yanındayken bile özlediğim,

hep mutlu olsun istediğim,

gülümsediğinde gülümsediğim,

kalbimin tüm kapılarını sadece ona açıp içeriye sadece onu alıp üzerine tüm kapıları kilitlediğim sevgilim,

kollarının arası okyanuslar kadar derin ve bana sarıldığında o derinlikte kaybolmak istediğim,

son nefesimde elleri üstümde olsun istediğim,

sozsuzluktaki yarim,

"Rabbim sen onu benden beni ondan ayırma" diye dua ettiğim,

bir sevgilim var,

ve ben onu tanıdığım ilk günden beri aşığım...

SEVGİLİM, SENİ ÇOK SEVİYORUM

SeNiN YaNıN

Mutluyum dediğim, içim huzur dolu dediğim yer, tüm kirliliklerden tüm kötülüklerden uzak muhteşem yer hep senin yanın AşKıM...Kısacık ömrümün her anı seninle dopdolu olsun istiyorum, iyi ki doğdun iyi ki varsın CaNıM benim...

Çok Seviyorum Seni

Hayatımın en güzel günlerinde saklı seninle yaşadıklarım. Gülüşünle sarılmanla,elimi 
tutmanla ve masumluğunla hayat veriyosun bana. Renksiz dünyama renk getiriyosun 
ve beni seviyorsun ya işte bu yüzden

ÇOK SEVİYORUM SENİ…

Hani birbirimiz varken mutluyuz ya,hani bazen durdurak bilmiyor o içimizdeki çoşku. 

Varolduğumuzu anlıyorum birkez daha ve birkez daha sarılıyoruz birbirimize sımsıkı

Varlığımsın.İşte bu yüzden

ÇOK SEVİYORUM SENİ…

Hayallerimizin bir sonu yok biliyomusun? Hergün bir yenisini ekliyoruz ve daha bir 

mutlu oluyoruz o zaman. Ben senin tek eşinim ya sende benim tek eşim. Bu ısıtıyor 

içimi ve her başlayan yeni güne seninle girmenin mutluluğunu hissediyor kalbim her

zaman.İşte bu yüzden

ÇOK SEVİYORUM SENİ…

Bir gülüşünün benim için dünyalara bedel olduğunu biliyosun. Her zaman yanımda 

güleceğin ve mutluluğunun içine sığmayacağının sözünü verebildiğim için

ÇOK SEVİYORUM SENİ…

Anlamımsın,mutluluğumsun,bitanemsin,umudumsun,

yarınımsın,bugünümsün,varlığımsın,yaşamımsın

işte bu yüzden

ÇOK SEVİYORUM SENİ…

Aslında nedeni yok seni sevmemin.Seni sen olduğun,beni ben yaptığın için ve 

hayatımın en zor,en mutlu günlerimde yanımda olacağını bildiğim ve benimle 

bir ömür boyu mutlu olabileceğinin kuşkusuna düşmediğim, beni ne kadar 

çok sevdiğini, değer verdiğini bildiğim için

ÇOK SEVİYORUM SENİ…